KPSS 2010 Yılı İçin Kopya Soruşturma İddianamesi Hazır

2010 KPSS’de Kopya Soruşturması Ayrıntıları

Merhaba Sayın Okurlarımız. 2010 yılında yapılan KPSS’de kopya çekildiği iddiaları ile soruşturma 5 yıl sonra başlatıldı ve iddianame hazırlandı. Buna göre aralarında çok sayıda karı kocanın da bulunduğu toplamda 3 BİN 227 şüpheli kişi olduğunu söyleyebiliriz.896 kişinin eş olduğunu da belirtmek istiyoruz. Medyada yer alan haberlere göre 2010 yılında yapılmış olan Kamu Personeli Seçme Sınavında kopya çekildiği iddiasıyla şüpheliler hakkında oldukça yüksek cezalar isteniyor. Haberlere göre  230 şüphelinin 3 bin 707 yıla kadar hapis talep eden Ankara Savcılığı, suçun kopya değil zincirleme dolandırıcılık olduğu düşüncesinde.Şüpheliler arasında dikkat çeken isimler de yok değil. Bunlardan eski ÖSYM Başkanları Ali Demir ve Ünal Yarımağan’ın da aralarında bulunduğunu söyleyebiliriz.Şüpheliler hakkında dava sürecinin başlatıldığı gelen bilgiler arasında.

ESKİ ÖSYM BAŞKANLARINA DAVA

2010 yılında yapılan KPSS Kopya soruşturmasında iki eski ÖSYM Başkanının da aralarında bulunduğu 230 şüpheli hakkında, “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik” suçlarından dava açıldığı konusunda da gelen bilgiler var.

10-11 Temmuz 2010 tarihinde yapılan KPSS Genel Yetenek, Genel Kültür ve Eğitim Bilimleri alanlarında soruların çalınmasına ve sınava girenlere dağıtılmasına ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı.Bin 235 sayfalık iddianame Ankara Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Yücel Erkman tarafından hazırlandı ve bu iddianeme 55’i tutuklu 230 şüpheliyi ilgilendiriyor. Yine belirtmek istiyoruz ki 230 şüpheli arasında 14 tanesinin de ÖSYM çalışanı olduğu söyleniyor.

İŞTE O İDDİANAME

“Sınav sorularını sınavdan önce elde eden adaylar, kamuya ait malı kamuyu aldatarak, haksız bir şekilde elde etmişler, kullanmışlar ve haksız başarı elde etmişlerdir. Bu şekilde kamu kurumu zararına nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemeye başlayan adaylardan bir kısmı bu sınavda elde ettiği haksız başarıya dayanarak, kamu görevine atanmış ve son menfaat olan son maaşına kadar da eylemine devam etmiştir. Dolayısıyla bu sınava dayanarak kamu görevine atanan şüphelilerin eylemi zincirleme dolandırıcılık suçu şeklindedir. Kopya ise sınav anı ve sınav esnasındaki faaliyetleridir. Buradaki durum ile tamamen farklıdır.

Yüksek başarı elde eden şüphelilerin aynı dershane, okul ve şirket çalışanı oldukları, aynı zamanda şüphelilerin baldızının, kuzeninin, eşlerinin, iş yeri arkadaşlarının ve iletişim adresleri aynı olanların da yüksek başarı elde ettikleri görülmüştür.”

Bir önceki yazımız olan Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Mezunları Nerelerde Çalışabilir? başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.